MEVHİBE İNÖNÜ



Mevhibe İnönü, Türkiye'nin ikinci cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün eşi, Erdal İnönü, Ömer İnönü ve Özden Toker'in annesi. 
Doğum tarihi22 Eylül 1897, Fatih
İsmet İnönü (e. 1916–1973)

 Şubat 1992 sabahı bütün Türkiye bir kadın için ağladı. Cenazesine, devlet töreni olmadığı halde, cumhurbaşkanından temizlik işçisine kadar toplumun her kesiminden insan katıldı. Cami avlusunu dolduranlar, imamın, “Merhumeyi nasıl bilirdiniz” sorusuna kalplerinden gelen bir içtenlikle, çoğunun gözlerinde bir damla yaş, “İyi bilirdik!” diye tek ağızdan yanıt verdiler. Orada bulunanların rütbeleri, sınıfları, siyasi fikirleri kalmamıştı, hepsini aynı kadına duydukları saygı birleştirmişti...

Mevhibe İnönü, ‘Cumhuriyet’in Hanımefendisi’ydi.

1897’de Osmanlı İmparatorluğu’nda doğan küçük kızın beşiğine sanki o gün gökten melekler inmiş ve her biri çeşitli dileklerde bulunmuşlardı. Bir tanesi güzellik, zarafet, iyilik; diğeri sabır, cesaret ve zekâ, en sonuncusu ise olağanüstü bir hayat sunmuştu. Babasını küçük yaşta kaybeden Mevhibe, annesi ile büyükbabasının İstanbul’daki evinde, muhafazakâr bir ortamda büyümüştü. 1916’da, Süleymaniye semtinde, kendisini bir anahtar deliğinden görerek beğenen Miralay (Albay) İsmet Bey’le evlendi ve eşinin Milli Mücadele’ye katılmasıyla hayatı birdenbire değişti. Birçok vatansever gibi ailesiyle birlikte Anadolu’ya geçti. Sakarya Savaşı sırasında ilk çocuğu İzzet’i Malatya’da kaybettiğini aylarca cephedeki eşinden sakladı. Kurtuluş Savaşı’nı Malatya, Konya ve İzmir’de yaşayan Mevhibe Hanım, 24 Temmuz 1923’te Lozan’da imzalanan Barış Antlaşması imza töreninde yeni kurulacak Türkiye devletinin ilk örnek kadını olarak yer aldığında, 26 yaşındaydı.

Mevhibe Hanım, savaşla geçen dokuz yılın ardından, Cumhuriyet’in ilk başbakan eşi olarak 1925 yılında Ankara’ya geldi ve Çankaya’da Pembe Köşk diye adlandırılan eve yerleşti. İzmir’de doğan oğlu Ömer’den sonra, 1926’da Erdal ve 1930’da Özden burada dünyaya geldiler. 1938’e kadar başbakan ve 1938-1950 arası cumhurbaşkanı eşi olarak toplum önünde sürekli ‘en önemli kadın’ görevini üstlenen Mevhibe İnönü, gösterişten uzak sade kişiliği, zarafeti ve iyi kalbiyle Türk halkının gönlüne yerleşti. Türkiye Yardım Sevenler Derneği ve Türk Kadınlar Birliği gibi sosyal amaçlı kuruluşlarda kurucu olarak çalışan Mevhibe Hanım, gelenek, görenek ve inancına bağlılığını sürdüren çağdaş bir Cumhuriyet hanımefendisi olarak tanındı. Başkentin sürücü ehliyetine sahip ilk kadınlarından oldu, iyi bir biniciydi, kar kayağı yaptı, uçak bile kullandı! Kaç-göç alışkanlığıyla yetişen dönemin kadınları için, toplumda eşi ile el ele yer alan bir rol model, önder oldu. Hayatı boyunca siyaset ve devlet işlerine karışmaktan özenle kaçınan Mevhibe Hanım, kendisine büyük bir aşkla bağlı olan İsmet İnönü ile 57 yıllık mutlu bir evlilik yaşadı, sevgi dolu bir anne ve sevimli bir büyükanne olarak 1992 yılında vefat ettiğinde arkasında unutulmayacak bir isim, pek çok anı, belge, mektup ve titizlikle sakladığı özel eşyalarını bıraktı. Bunların arasında yıllarca Türk kadınının şıklığını yansıtmış giysileri önemli bir yer tutuyordu.